Anket: Facebook 2025’te hâlâ önemli mı?

Facebook önemli bir dönüm noktasına ulaştı: 21 yaşına girdi. Bu, ABD’de yasal içki içme yaşı ve mecazi anlamda da bir olgunluk işareti. Ancak platform bu sembolik yetişkinlik aşamasına ulaşırken, sosyal medya dünyasındaki rolü ve popülerliği hakkındaki tartışmalar hiç olmadığı kadar hararetli. Facebook hâlâ bağlantı kurmak ve paylaşım yapmak için vazgeçilmez mi yoksa Threads ve Instagram gibi daha trend platformlar onu geride mi bıraktı?

Lider VPN hizmet sağlayıcısı ExpressVPN; ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya’da 4.000 kişiyle anket yaparak farklı nesillerin Facebook’u nasıl kullandığını—ya da neden kullanmadığını—araştırdı. Sonuçlar, platformun bir yol ayrımında olduğunu gösteriyor. Bazı kullanıcılar sadık kalırken, diğerleri daha yenilikçi, güvenli ya da ihtiyaçlarına daha uygun alternatiflere yöneliyor.

Üstelik sosyal medya dünyasındaki sarsıntılar bununla da sınırlı değil. Facebook’un en büyük rakiplerinden biri olan TikTok, ulusal güvenlik endişeleri nedeniyle ABD’de olası bir yasakla karşı karşıya. Peki bu, Facebook’un genç kullanıcıları geri kazanması için bir fırsat mı yoksa o kitle artık tamamen kayboldu mu? Aynı zamanda, Meta’nın bağımsız doğrulama ortaklarını devre dışı bırakma kararı, Facebook’taki dezenformasyon ve güvenilirlik konularında yeni endişeler doğurdu. Bu gelişmeler ve nesiller arası değişen kullanım alışkanlıkları, Facebook’un geleceğini belirleyebilir.

İşte veriler, Facebook’a kimlerin sadık kaldığını, kimlerin platformu terk ettiğini ve geleceğinin nasıl şekilleneceğini gösteriyor.

Facebook 21 yaşında: Dönüm noktası mı, orta yaş krizi mi?

Mark Zuckerberg’in Facebook’u Harvard’daki yurt odasında başlatıp bir sosyal medya imparatorluğuna dönüştürmesi tam anlamıyla bir teknoloji efsanesi. Başlangıçta üniversite öğrencilerini birbirine bağlamak için yaratılan platform, milyarlarca insanın çevrimiçi etkileşim kurma şeklini değiştirdi. Facebook viral haberler, küresel topluluklar ve dijital kendini ifade etme çağını başlatan bir güç oldu.

Ancak 21 yıl sonra Facebook, artık bir öncüden çok, kritik bir eşikte duran bir platform gibi görünüyor. Varsayılan sosyal ağ statüsü, Instagram (kendi bünyesinde), TikTok, X, Snapchat ve hatta Threads ve Bluesky gibi yeni oyuncuların yükselişiyle sarsıldı. Bir zamanlar Facebook’a akın eden genç kullanıcılar, platformu artık daha çok reklamların ve gürültünün hâkim olduğu, yaşça büyük nesillerin mekanı olarak görüyor.

İçerik denetimi sorgulanıyor

Meta’nın profesyonel doğrulama ortaklarıyla olan işbirliğini sonlandırma kararı, platformun en tartışmalı adımlarından biri oldu. Facebook’u sahte haberlerden arındırmak için başlatılan bu ortaklıklar, kullanıcılara sunulan içeriklere güvenilirlik katmayı amaçlıyordu. Ancak doğrulayıcılar devre dışı bırakılınca, eleştirmenler platformun sahte haberler ve tehlikeli anlatılar için daha büyük bir sığınak haline gelebileceği konusunda uyarıyor. Üçüncü taraf denetim mekanizmalarının olmaması, Facebook’un güvenilirliğini zaten sorgulayan kullanıcıları daha da uzaklaştırabilir.

TikTok’un başı dertte—Facebook için bir fırsat mı?

Öte yandan, Facebook’un en büyük rakibi TikTok kendi zorluklarıyla boğuşuyor. ABD hükümeti, TikTok’un Çinli ana şirketi ByteDance’e yönelik ulusal güvenlik endişelerini artırarak platform üzerindeki baskıyı yoğunlaştırdı. Olası bir ABD yasağı gündemde ve bu, sosyal medya dünyasını kökten değiştirebilir. Ancak asıl soru şu: Bir TikTok yasağı, Facebook’un tekrar yükselmesini sağlar mı yoksa platform genç kullanıcıların beklentilerinden çok mu uzaklaştı? Zira Z kuşağı için TikTok bir yaşam biçimi. Ayrıca Instagram ve Snapchat gibi platformlar, TikTok’un bıraktığı boşluğu doldurmaya hazırken, Facebook’un bu süreçten gerçekten fayda sağlayıp sağlayamayacağı belirsiz.

Peki, Facebook mevcut kitlesini ne kadar elinde tutabiliyor? Veriler, bu durumun yaşadığınız yere ve yaşınıza bağlı olduğunu gösteriyor.

İnsanlar hâlâ Facebook kullanıyor mu?

İnsanların %60’ından fazlası hâlâ Facebook’u aktif olarak kullanıyor—ama gençler platformdan uzaklaşıyor

Facebook küresel bir dev olmaya devam ediyor, ancak detaylara inildiğinde dikkat çekici ayrımlar ortaya çıkıyor. Birleşik Krallık’ta katılımcıların %73’ü platformu aktif olarak kullandığını söylüyor. ABD ise %68 ile hemen arkasından geliyor. Fransa ve Almanya ise geride kalıyor; Fransa’da %58, Almanya’da ise yalnızca %49 düzenli olarak Facebook’a giriş yapıyor. Ancak bu ülkelerde bile kullanıcılar platformdan uzaklaşmaya başlıyor. Almanların %26’sı ve Fransızların %23’ü hesaplarına artık nadiren girdiklerini kabul ediyor.

Bİrleşİk Krallık, Facebook’un en aktİf kullanıcılarına sahİpken, Almanya en az etkİleşimİ gösteren ülke.

Aynı zamanda, Facebook kullanım şekli de değişti. 18-24 yaş grubundakilerin yalnızca %35’i Facebook’u aktif olarak kullandıklarını söylüyor. %33’ü hesapları olmasına rağmen neredeyse hiç etkileşimde bulunmadıklarını belirtiyor. Hatta beşte biri (%19) platformu hiç kullanmadığını ifade ediyor. Facebook’ta kalan gençler için en büyük motivasyon, %44 oranla arkadaşları ve aileleriyle bağlantıda kalmak. Eğlence amacıyla video izlemek ve meme’ler paylaşmak ise %40 ile ikinci sırada yer alıyor. Daha düşük oranlara sahip olan gruplara katılmak (%26) ve haberleri takip etmek (%26) de diğer kullanım nedenleri arasında.

Facebook’u şu anda ağırlıklı olarak hangi amaçla kullanıyorsunuz?

Millennial nesli (25-34 yaş) için Facebook’u kullanma sebepleri arasında bağlantıda kalmak hâlâ ilk sırada (%54), ancak diğer kullanım amaçları da önem kazanıyor. Kullanıcıların %44’ü eğlence için, %37’si haberleri takip etmek için ve %31’i gruplara veya topluluklara katılmak için Facebook’u kullanıyor. Durum güncellemeleri paylaşanların oranı %30, işletme veya çalışma tanıtımı yapanların oranı ise %19.

Daha yaşlı nesiller ise Facebook’u daha çok bir iletişim aracı olarak görüyor. 45-54 yaş grubundakilerin %69’u ve 55-65 yaş grubundakilerin %74’ü, platformu esas olarak arkadaşları ve aileleriyle bağlantıda kalmak için kullandıklarını söylüyor. Eğlence, gruplar ve haberler yine popüler ancak bu yaş gruplarında Facebook’un alışveriş veya iş tanıtımı için kullanımı belirgin şekilde daha düşük.

Facebook’u ne sıklıkla kullanıyorsunuz?

Z kuşağının Facebook ile etkileşimi düşük olmakla birlikte, aynı zamanda düzensiz. Kullanıcıların %20’si günde birkaç kez giriş yaparken, %22’si platformu günlük olarak kontrol ediyor. Ancak %27’si Facebook’u yalnızca ara sıra veya nadiren kullandığını belirtiyor. Bu kopuş, platformun genç kitleler için cazibesini kaybettiğini ve onların giderek TikTok ve Instagram gibi alternatiflere yöneldiğini gösteriyor.

ABD’de 18-24 yaş grubundakİ her beş kİşİden bİrİ hİç Facebook hesabı açmamış.

Öte yandan, daha yaşlı nesiller Facebook’a sadık kalmaya devam ediyor. 35-44 yaş grubundaki kullanıcıların %72’si platformu aktif olarak kullanıyor. 45-54 yaş grubunda bu oran %68, 55-65 yaş grubunda ise %63. Üstelik bu yalnızca ara sıra yapılan bir kullanım değil. 45-54 yaş grubundakilerin %52’si günde birkaç kez Facebook’a giriş yaparken, %24’ü platformu günlük olarak ziyaret ediyor. 55-65 yaş grubunda bile %42’lik bir kesim Facebook’u günde birkaç kez kontrol ediyor, bu da platformun bu yaş grubundaki kullanıcılar için ne kadar köklü bir alışkanlık haline geldiğini gösteriyor.

Fransa ve Almanya’daki kullanıcıların yarısı Facebook’ta 10 yılı aşkın süredir aktif

Fransa’da katılımcıların %53’ü, Almanya’da ise %49’u platformu 10 yıldan uzun süredir kullandıklarını belirtiyor. Benzer şekilde, ABD’de %48 ve Birleşik Krallık’ta %53’lük bir kesim de en az 10 yıldır Facebook kullanıyor. Bu da platformun bu bölgelerde ne kadar köklü hale geldiğini gösteriyor. 35-44 yaş grubundaki kullanıcılar arasında sadakat daha da güçlü; bu grubun %61’i Facebook’ta 10 yıldan uzun süredir aktif.

35-44 yaş grubu, Facebook’a en sadık kİtle: %72’sİ platformu aktİf kullanıyor ve %61’İ 10 yıldan uzun süredİr Facebook’ta.

İnsanlar neden Facebook’u terk ediyor?

Veriler, Facebook’un hâlâ büyük bir kullanıcı kitlesine sahip olduğunu gösteriyor—ancak çatlaklar belirginleşmeye başladı. Gençler, dinamik ve hızlı içerikler sunan TikTok ve Instagram’a yönelirken, yaşça büyük kullanıcılar ise Facebook’un artık eskisi kadar alakalı olmadığını ve platformun aşırı kalabalık hale geldiğini söylüyor.

Tüm yaş gruplarında Facebook kullanımı azalıyor

Son birkaç yılda Facebook kullanımınızı azalttınız mı?

Facebook kullanımı tüm yaş gruplarında azalıyor, ancak bu düşüş farklı oranlarda gerçekleşiyor. 18-24 yaş grubunun %32’si ve 25-34 yaş grubunun %35’i platformu kullanımını önemli ölçüde azalttığını belirtirken, ek olarak %38 ve %37’lik kesimler Facebook’u eskisine göre biraz daha az kullandıklarını söylüyor.

Orta yaş gruplarında da benzer bir düşüş gözlemleniyor. 35-44 yaş grubundaki kullanıcıların %33’ü Facebook’ta geçirdiği zamanı ciddi şekilde azalttığını, %34’ü ise bir miktar azalttığını belirtiyor. 45-54 yaş grubunda bu oranlar biraz daha düşük olsa da yine de kayda değer; %24’ü kullanımını önemli ölçüde azaltırken, %32’si biraz azalttığını ifade ediyor.

Öte yandan, daha yaşlı kullanıcılar platforma daha sadık kalıyor. 55-65 yaş grubunun %45’i Facebook kullanımının değişmediğini, yalnızca %23’ü ise belirgin bir şekilde azaldığını söylüyor.

Facebook kullanım şekli değişiyor: Daha az paylaşım, daha fazla göz atma

Facebook kullanımı her yaş grubunda azalıyor olsa da platformun nasıl kullanıldığı da dönüşüm geçiriyor. Pek çok kişi için Facebook artık güncellemeler paylaşmak ve sosyal bağlantıları sürdürmek için bir merkez olmaktan çıkıyor. Bunun yerine, kullanıcılar platformu pasif göz atma ve ara sıra kullanım aracı olarak görüyor.

55-65 yaş grubundaki yetişkinler en istikrarlı kullanıcılar olmaya devam ediyor ve %51’i yıllar içinde kullanım alışkanlıklarının değişmediğini söylüyor. Ancak bu grupta bile %22’si Facebook’u artık sosyal bağlantılar için daha az kullandığını, %20’si ise kişisel güncellemeleri nadiren paylaştığını belirtiyor. Bu değişim, yaşlı kullanıcıların platformu hâlâ değerli bulduğunu ancak içerik üretmekten çok tüketmeye yöneldiğini gösteriyor.

Facebook kullanım alışkanlıklarınız yıllar içinde nasıl değişti?

45-54 yaş grubundaki kullanıcıların %44’ü Facebook kullanım alışkanlıklarının değişmediğini söylüyor. Ancak bu grupta giderek artan bir kesim, artık fotoğraf veya durum güncellemesi paylaşmadığını belirtiyor; %26’sı güncellemeleri nadiren paylaştığını, %21’i ise Facebook’u ağırlıklı olarak içerik göz atma aracı olarak kullandığını ifade ediyor.

35-44 yaş aralığındaki kullanıcılar, Facebook kullanımında daha belirgin bir değişim gösteriyor. %35’i alışkanlıklarının değişmediğini söylese de %28’i artık nadiren paylaşım yaptığını ve %25’i yalnızca içerik tüketmek için platformda bulunduğunu belirtiyor. Bu eğilim, özellikle yoğun programları nedeniyle içerik üretmek yerine tüketmeye yönelen kullanıcılar arasında yaygınlaşıyor.

25-34 yaş grubunda ise değişim çok daha keskin. Kullanıcıların %35’i artık Facebook’u sosyal bağlantılar için daha az kullandığını, %27’si ise aktif katılım yerine yalnızca içerik göz atmak için platformda bulunduğunu belirtiyor. En genç kullanıcılar olan 18-24 yaş grubunda da benzer eğilimler görülüyor; %33’ü platformu sosyal bağlantılar için daha az kullandığını, %23’ü ise Facebook’u paylaşım yapmaktan çok içerik kaydırmak için kullandığını söylüyor.

Peki, Facebook’u tamamen terk eden kullanıcılar için durum ne? Onları platformdan tamamen uzaklaştıran nedenler neler?

Facebook’taki arkadaş ve aile sayısının azalması, yaşlı kullanıcıları platformdan uzaklaştırıyor

Yaşça büyük kullanıcılar için Facebook, çeşitli nedenlerden dolayı önemini yitiriyor. 35-65 yaş grubundaki birçok kişi, platformun artık ihtiyaçlarına hitap etmediğini belirtiyor. Bazıları ise Facebook’un bir faydadan çok bir yük haline geldiğini düşünüyor.

Facebook’u hiç kullanmama veya hesabınızı kapatma nedenleriniz neler?

Baby Boomer neslİnİn büyük bİr kısmı artık Facebook’a ihtiyaç duymuyor—%50’den fazlası, platformun hayatlarında bir amacı kalmadığını düşünüyor.

35-44 yaş grubundaki kullanıcıların %49’u artık Facebook’a ihtiyaç duymadığını söylerken, %26’sı platformu baştan beri ilgi çekici bulmadığını belirtiyor. Gizlilik endişeleri de bu grup için önemli bir faktör; %27’si bu nedenle Facebook’u terk ettiğini söylüyor. Ayrıca, arkadaş ve aile üyelerinin platformda daha az aktif olması, %38’lik bir kesimin Facebook ile bağını koparmasına neden oluyor. %30’u ise Instagram veya TikTok gibi diğer platformlara geçtiğini belirtiyor. Kullanıcıların %20-30’u ise çok fazla reklam, bot ve yanlış bilgilendirme gibi sorunların platformu daha az cazip hale getirdiğini düşünüyor.

Facebook kullanımınızı azaltmanıza neden olan etkenler nelerdir?

45-54 yaş grubundaki kullanıcılar da benzer bir eğilim gösteriyor. %45’i Facebook’un hayatlarında artık bir amacı olmadığını düşünüyor, %42’si ise platformun hiçbir zaman cazip gelmediğini söylüyor. Gizlilik endişeleri %22 oranında etkili olurken, %37’si arkadaş ve aile üyelerinin daha az aktif olması nedeniyle Facebook kullanımını azalttığını belirtiyor. Ayrıca, %36’sı ilgisiz içerikler ve fazla reklamlardan rahatsız olduğunu, %21’i ise yanlış bilgilendirme nedeniyle platformdan uzaklaştığını ifade ediyor.

İlgisiz reklamlar ve içerik karmaşası, X Kuşağı kullanıcılarını Facebook’tan uzaklaştırıyor—%36’sı bu nedenle platformdaki zamanını azalttığını söylüyor.

55-65 yaş grubu hâlâ en sadık Facebook kullanıcıları arasında olsa da, bu grupta da belirgin bir düşüş gözlemleniyor. Kullanıcıların %53’ü artık Facebook’a ihtiyaç duymadığını, %34’ü ise platformu baştan beri ilgi çekici bulmadığını söylüyor. Gizlilik endişeleri bu grupta daha da öne çıkıyor; %28’i bu yüzden Facebook kullanmayı bıraktığını belirtiyor. Reklamlar, fazla içerik karmaşası ve botlar %40’lık bir kesimi rahatsız ederken, arkadaş ve aile üyelerinin inaktif olması %41’lik bir kullanıcı kitlesinin Facebook’tan uzaklaşmasına neden oluyor.

Genç kullanıcılar, fazla reklam ve ilgisiz içerikler nedeniyle Facebook’tan uzaklaşıyor

Genç kullanıcılar ise Facebook’tan çok farklı nedenlerle kopuyor. Diğer sosyal medya platformları, onların tercihlerine ve yaşam tarzlarına daha iyi uyan, daha hızlı ve daha etkileşimli içerikler sunuyor.

Facebook kullanımınızı azaltmanıza neden olan etkenler nelerdir?

18-24 yaş grubundaki kullanıcıların %50’si tamamen diğer platformları tercih ettiğini, %39’u ise Facebook’un artık kendileri için gerekli olmadığını düşünüyor. Bu yaş grubunda gizlilik endişeleri neredeyse hiç etkili değil; yalnızca %8’i bu konuyu bir faktör olarak görüyor. Bunun yerine, bu kullanıcılar daha çok TikTok ve Instagram gibi Facebook’un hâlâ tam anlamıyla taklit edemediği bir alan olan görsel olarak dinamik deneyimlere yöneliyor. Ayrıca, %29’u arkadaş ve aile üyelerinin Facebook’ta daha az aktif olmasının kendilerini platformdan uzaklaştırdığını, %28’i ise alakasız içerikler ve fazla reklamlardan rahatsız olduğunu belirtiyor.

Arkadaş ve aİle üyelerİnİn platformda daha az aktİf olması, Y KUŞAĞI kullanıcıların %29’unun Facebook kullanımını azaltmasına neden oldu.

25-34 yaş grubundaki kullanıcılar için Facebook giderek daha eski moda bir platform gibi hissettirmeye başlıyor. Bu grubun yarısı (%50) tamamen başka platformları tercih ederken, %29’u Facebook’a artık ihtiyaç duymadığını söylüyor. Genç Z kuşağı kullanıcılarından farklı olarak, gizlilik endişeleri bu yaş grubunda biraz daha etkili ve %19’u bunu önemli bir faktör olarak belirtiyor. Ancak, bu grupta da en yaygın nedenler benzer: %33’ü arkadaş çevrelerinin platformu daha az kullanması nedeniyle uzaklaşırken, %29’u alakasız içeriklerden ve reklamlardan rahatsız olduğunu söylüyor.

Facebook’un topluluk platformu olarak rolü küçülüyor

Facebook’un topluluk oluşturma gücü de eskisi kadar etkili değil. Bazı kullanıcılar platformu hâlâ zaman zaman etkileşim kurmak için kullanışlı bulsa da birçok kişi için Facebook artık hayatlarında anlamlı bir yer tutmuyor. Kimileri için platform tamamen alakasız hale gelirken, kimileri için ise bölücü bir unsur haline gelmiş durumda.

Facebook sizi bağlantıda hissettiriyor mu?

Y Kuşağı (25-34 yaş), %38 oranında Facebook’u ara sıra etkileşim kurmak için kullandığını söylüyor. Ancak, %28’i platformun topluluk hissi yaratmada hiçbir rolü olmadığını düşünüyor. Aynı zamanda %34’ü hâlâ benzer düşünen insanlarla bağlantı kurmak için önemli bir araç olduğunu söylese de bu oran Facebook’un bir topluluk merkezi olarak etkisini giderek kaybettiğini gösteriyor.

Baby Boomer kuşağı (55-65 yaş) için Facebook, sosyal çevreyle bağlantıda kalmak açısından biraz daha fazla değer taşıyor. Yine de, bu grubun %32’si artık Facebook’un topluluk bağlantıları açısından kendileri için bir rolü olmadığını belirtiyor ve yalnızca %20’si platformu hayatlarının önemli bir parçası olarak görüyor. Bu veriler, Facebook’un en sadık kullanıcı kitlesinin bile platformdan uzaklaşmaya başladığını gösteriyor.

Z Kuşağı ve genç Y Kuşağı’ndan kullanıcılar ise Facebook’un topluluk oluşturma gücüne daha da şüpheyle yaklaşıyor. Z kuşağı (18-24 yaş) arasında yalnızca %23’ü platformu bağlantı kurmak için vazgeçilmez görüyor. Buna karşılık, %34’ü Facebook’un topluluk duygusu yaratmada hiçbir etkisi olmadığını düşünüyor. Ayrıca, bu yaş grubu Facebook’u en bölücü platformlardan biri olarak görüyor; %13’ü platformun insanları birleştirmek yerine çatışmalara neden olduğunu belirtiyor.

Facebook’un topluluk platformu olarak rolü azalırken, kullanıcılar artık nerede bağlantı kuruyor? Gelin, birlikte inceleyelim.

Facebook’un yerini ne alıyor? Nesillere göre sosyal medya tercihleri

Genç kullanıcılar Instagram ve TikTok’a akın ediyor

Z kuşağı (18-24 yaş) için TikTok ve Instagram öne çıkan platformlar haline geldi. TikTok, bu yaş grubundaki kullanıcıların %75’i tarafından tercih edilirken, %74’ü Instagram kullanıyor. Snapchat de hâlâ popüler ve bu grubun %64’ü tarafından hızlı, gündelik etkileşimler için kullanılıyor.

Facebook ise Z kuşağının beklentilerine giderek daha fazla ayak uyduramıyor gibi görünüyor. Kullanıcıların %31’i Facebook’un rekabetçi kalma konusunda iyi iş çıkardığını düşünse de, aynı oranda kullanıcı (%32) Facebook’un sadece Gruplar ve Marketplace gibi niş özellikler sayesinde ayakta kaldığını söylüyor. %26’lık bir kesim ise Facebook’u tamamen eskimiş olarak görüyor—bu da neden gençlerin dikkatini daha trend platformlara yönelttiğini açıklıyor.

Y Kuşağı sosyal ve profesyonel platformları dengeli kullanıyor

Y Kuşağı (25-34 yaş), sosyal ve profesyonel ihtiyaçlarını dengeleyerek farklı platformlara yöneliyor. Instagram bu grup için en önde gelen platform ve kullanıcıların %74’ü düzenli olarak Instagram’ı kullanıyor. TikTok ise %60 oranında tercih ediliyor. Ancak Y Kuşağı aynı zamanda LinkedIn’e de yöneliyor; %25’i bu platformu profesyonel ağlarını genişletmek ve kariyer gelişimi için kullanıyor.

Facebook, Y Kuşağı’ndan kullanıcılar arasında hâlâ belli bir değere sahip ancak kullanım amacı değişiyor. Kullanıcıların %40’ı Facebook’un rakipleriyle rekabet etmeye devam ettiğini düşünse de, %25’i platformu eskimiş buluyor, %24’ü ise Facebook’un öneminin sadece Gruplar ve Marketplace gibi özelliklerle sınırlı olduğunu söylüyor. Bu veriler, Y Kuşağı’nın çevrimiçi alışkanlıklarını çeşitlendirdiğini ve Facebook’u daha çok pratik amaçlar için kullandığını gösteriyor.

Yaşlı kullanıcılar alıştıkları platformlara bağlı kalıyor

Kullanıcılar yaş aldıkça platform tercihleri daha çok alışkanlık ve pratik kullanıma yöneliyor. 45-54 yaş grubundaki kullanıcıların %35’i Facebook’un rekabet gücünü koruduğunu düşünse de, %23’ü platformun yalnızca ek özellikler nedeniyle hâlâ alakalı olduğunu söylüyor. 55-65 yaş grubundaki kullanıcılar arasında bu oranlar daha da belirgin; yalnızca %30’u Facebook’u yenilikçi bulurken, %23’ü ise kararsız.

Buna rağmen, yaşça büyük kullanıcılar da farklı platformları keşfetmeye başlıyor. 45-54 yaş grubunun %25’i ve 55-65 yaş grubunun %19’u LinkedIn’i kullanıyor—bu da platformun yalnızca iş dünyasıyla sınırlı olmadığını gösteriyor. Ayrıca, X ve Reddit gibi platformlar da bu yaş gruplarında %10-31 arasında değişen oranlarda kullanıcı çekiyor; özellikle gerçek zamanlı haberler ve topluluk tartışmaları için tercih ediliyor.

Yine de, bu yaş gruplarının büyük bir kısmı için Facebook hâlâ önemli bir yer tutuyor. Arkadaşlarla ve aileyle bağlantıda kalmak, Gruplar gibi alışılmış özellikleri kullanmak gibi nedenler, Facebook’u bu kitle için hâlâ geçerli kılıyor—her ne kadar heyecan azalıyor olsa da. Peki, Facebook hem bu sadık kullanıcılarını koruyup hem de genç nesillerin beklentilerine nasıl uyum sağlayabilir?

Facebook 10 yıl sonra hâlâ geçerli olacak mı?

21 yaşına giren Facebook, belirsiz bir gelecekle karşı karşıya. Bir zamanlar sosyal medyanın merkezi olan platform, bugün iki dünya arasında sıkışmış durumda—yaşlı nesilleri elde tutmaya çalışırken, gençlerin ilgisini çekmekte zorlanıyor.

Verİler açık: Kullanıcılar Facebook İle etkİleşimlerİnİ azaltıyor ve genç kİtleler gİderek başka platformlara yönelİyor.

Peki, bu Facebook’un sonunun geldiği anlamına mı geliyor? O kadar da değil. Platform, hâlâ yaşça büyük kullanıcılar için bir topluluk merkezi olarak büyük bir değer taşıyor ve bugüne kadar birçok zorluktan sağ çıkmayı başardı. Ancak artık yalnızca adapte olmak yeterli olmayacak. Facebook’un önümüzdeki on yılda varlığını sürdürebilmesi için, hem sadık kullanıcılarına hem de platformdan uzaklaşan kitlelere hitap edecek şekilde kendini yeniden keşfetmesi gerekecek.

Facebook’un on yıl sonra hâlâ önemli olacağını düşünüyor musunuz?

Facebook’un geleceği hakkında görüşler nesiller arasında büyük farklılık gösteriyor. Platformdan zaten uzaklaşmış olan genç kullanıcılar en şüpheci olanlar. 18-24 yaş grubundaki kullanıcıların yalnızca %21’i Facebook’un başarılı şekilde uyum sağlayacağını düşünürken, %31’i platformun daha da gerileyeceğini öngörüyor.

Y Kuşağı (25-34), Facebook’un fayda ve nostalji arasında bir denge sunduğunu düşünüyor. %34’ü platformun evrim geçirebileceğine inanırken, %27’si en iyi günlerinin geride kaldığını düşünüyor.

Daha yaşlı kullanıcılar ise daha temkinli bir iyimserlik içinde. X Kuşağı (35-44) ve Baby Boomer Kuşağı (55-65) arasında %35’lik bir kesim Facebook’un varlığını sürdüreceğini düşünüyor. Ancak birçok kullanıcı, platformun giderek daha özel ve dar kitlelere hitap eden bir yapıya dönüşeceğini öngörüyor. Bu görüşler, Facebook’un eskisi gibi her kesime hitap eden bir platform olmaktan çok, belirli gruplara odaklanan bir sosyal ağ haline gelmekte olduğunu gösteriyor.

Kullanıcılar Facebook’ta daha az reklam ve daha iyi gizlilik kontrolleri istiyor

Peki, kullanıcılar Facebook’tan gerçekten ne bekliyor? Cevap basit: sadelik, güven ve alaka düzeyi. Tüm yaş gruplarında ortak talep, daha az reklam ve daha fazla gizlilik. Kullanıcılar, gereksiz içeriklerle dolup taşmayan ve amaçsız hissettirmeyen bir platform istiyor.

Genç kullanıcılar ise daha fazlasını talep ediyor. Z Kuşağı ve Y Kuşağı, ebeveynlerinin kullandığı Facebook’un aynısını istemiyor. Yenilik istiyorlar. Yaratıcılığı teşvik eden araçlar, ilgilerini çeken içerikleri öne çıkaran algoritmalar ve platforma giriş yapmayı anlamlı hale getiren özellikler bekliyorlar. Bunlar sağlanmazsa Facebook yükselen platformların gölgesinde kalma riski taşıyor.

Daha yaşlı nesiller ise görsellikten çok işlevselliğe odaklanıyor. Onlar için Facebook’un cazibesi, sunduğu faydada yatıyor. Arayüzün basitleştirilmesi, gereksiz öğelerin azaltılması ve platformun daha az karmaşık hale getirilmesi, Facebook’un bu kullanıcı kitlesini korumasına yardımcı olabilir. Ancak burada bile platformun yeri sallantıda. Gizlilik skandalları, yanlış bilgilendirme veya kontrolsüz reklam artışı gibi faktörler nedeniyle güven sarsılmaya devam ederse, Facebook en sadık kullanıcılarını bile kaybedebilir.

Facebook kendini yeniden keşfedebilir mi?

Facebook için iyi haber, değişimin imkansız olmaması. Kullanıcıların yaklaşık %35’i, platformun uyum sağlayarak değişen beklentilere cevap verebileceğine inanıyor. Geçmiş de gösteriyor ki Facebook, bağlantıları güçlendiren ve vazgeçilmez hissettiren araçlar sunduğunda başarılı oluyor.

Ancak bunu başarmak için Meta’nın önceliklerini değiştirmesi gerekecek. Bu da kullanıcılarını dinlemek, içerik denetimiyle ilgili endişeleri ele almak ve temel platformu ihmal ederken metaverse yatırımlarına aşırı odaklanmamak anlamına geliyor. Facebook, güveni yeniden inşa etmeye, kullanıcı deneyimini geliştirmeye ve gerçek yenilikler sunmaya odaklanırsa, sosyal medyanın geleceğinde hâlâ bir rol oynayabilir.

Siz hâlâ Facebook kullanıyor musunuz? Sizce hâlâ önemli mi, yoksa geçmişte kalmış bir platform mu? Fikirlerinizi yorumlarda paylaşın.